Mimari

Geç Dönem Osmanlı Mimarisi Özellikleri ve Örnekleri

Osmanlı Devleti’nin çeşitli dönemlerinde çeşitli mimari üsluplar ön plana çıkmıştır. Osmanlı Devleti’nde öne çıkan mimari üsluplar içerisinde erken dönem, klasik dönem ve geç dönem mimari bulunur. Devletin çeşitli zamanlarda, farklı kültürlerden ve farklı mimari üslûplardan etkilenmesi sonucunda mimaride de değişimler yaşanmıştır. Erken dönem ve geç dönem, Osmanlı Devleti’nde mimarinin net olarak oturmadığı dönemlerdir. Fakat klasik dönemde Osmanlı mimarisinin net karakteristik özelliklerini gözlemleyebiliriz. 

Daha önceki yazılarımızda Osmanlı Devleti’ndeki çeşitli mimari üslûplardan söz etmiştik. Bu yazımızda ise kısaca geç dönem Osmanlı mimarisi örneklerinden ve özelliklerinden söz edeceğiz. 

Geç dönem Osmanlı mimarisi nedir? Özellikleri, örnekleri ile sivil, askeri ve dini yapıların bu dönemdeki örnekleri neler olmuştur. 

Geç Dönem Osmanlı Mimarisi Nedir? 

Osmanlı Devleti’nin özellikle Duraklama Döneminden sonra, Avrupa’daki gelişmeleri ve mimarideki farklı üslubu, kendi içerisinde yeniden yorumlaması ile oluşan mimari çeşittir. Bu dönemdeki mimaride daha çok Barok ve Rokoko üsluplarının ön plana çıktığını görüyoruz. 

Osmanlı Devleti’nde mimari, 18. yüzyıla kadar geleneksel çizgisini korumuş ve bu çizgiyi bozmamıştır. Fakat 18. yüzyılla beraber gelen siyasi istikrarsızlık, savaşlar ve ekonomik bunalımlar nedeniyle mimari de bu genel atmosferden etkilenmiş, daha çok Batı çizgisinde bir profil çizmiştir. Bu dönemde yapılan eserler, klasik dönem ve erken dönem Osmanlı mimarisinden farklı özellikler taşımaktadır. 

Bu dönemde yapılan, özellikle dini yapılırdaki farklar daha barizdir. Minarelerin çıkarılmasıyla kliseden farkı olmayan camiler, minber ve kubbe gibi detayları ile klasik ve erken dönem mimariden ayrılan dini eserler bu döneme damgasını vurmuştur. 

Ortaköy Camii

Bu dönemde yapılan eserlerde daha çok Ampir, Barok, Rokoko gibi mimari akımların yanı sıra klasik dönem Osmanlı mimarisi de kullanılmış ve ortaya karmakarışık yapılar çıkmıştır. 

Bu dönemde yapılan Nur-u Osmaniye Camii, Batı etkisiyle yapılan ilk camii olarak bilinmektedir. Ayrıca bu dönemde sivil mimari de diğer dönemlere göre oldukça fazla gelişmiştir. 

Örneğin Tophane’de inşa edilen Nusretiye Camii, Ampir usülünün izlerini taşımaktadır. Öte yandan yine bu camide Barok tarzının izleri de görülmektedir. Fakat II. Mahmut türbesi, İstanbul’da “Ampir” usülünün izlerinin en çok görüldüğü yapıdır. 

Bu döneme damgasını vuran en önemli mimarlar genellikle bir aileden çıkmıştır: Balyan Ailesi. İstanbul’un silüetini değiştiren önemli eserleri inşa eden Balyan Ailesi, geç dönem Osmanlı mimarisinde en çok karşımıza çıkan isimler arasında yer alıyor. 

İshak Paşa Sarayı

Niğogolos Balyan, Sarkis Balyan ve Garabet Balyan gibi önemli isimler, Dolmabahçe Sarayı, Ortaköy Camii, Ihlamur Kasrı gibi çeşitli eserlerin mimarı olarak biliniyor. 

Bu Dönemde Yapılan Eserler 

Dini 

1. Nur-u Osmaniye Camii

2. Laleli Camii

3. Nusretiye Camisi

4. Dolmabahçe Camii

5. Ortaköy Camii 

Sivil 

1. İshak Paşa Sarayı (Doğubeyazıt) 

2. Yıldız Sarayı (İstanbul) 

3. Dolmabahçe Sarayı (İstanbul) 

4. Beylerbeyi Sarayı (İstanbul) 

5. Çırağan Sarayı (İstanbul) 

6. Revan Köşkü (İstanbul) 

7. Sadabat Kasrı (İstanbul) 

8. III. Ahmet Çeşmesi (İstanbul) 

9. Tophane Çeşmesi (İstanbul) 

10. Aynalıkavak Kasrı (İstanbul) 

Askeri 

1. Seddülbahir Kalesi (IV. Mehmet-Çanakkale) 

2. Selimiye Kışlası (III. Selim-İstanbul) 

3. Levent Kışlası (III. Selim-İstanbul) 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.