Edebiyat

İçimizin Mevsimleri

Dört mevsim varmış, belirli bir sıra izlermiş.

Peki ya içimizin mevsimleri? Onlar belirli bir sıra mı izliyor?

Mesela güzel bir haber aldınız mı, açılır rengarenk çiçekler içinizin baharında.

Biri canınızı mı yaktı, sırada yaz var demez, kış olur birden. Titrersiniz, üşürsünüz, kalbiniz buzla kaplanır, hayal kırıklıklarınız kayar üzerinden damlar midenize sevdikleriniz. Midenizden dökülür yapraklar iç organlarınıza, sonbaharı yaşar içinizin mevsimi.

Sonra bir diğer gün yardım edersiniz ihtiyacı olan her kimse ona. Coşar içinizin denizleri, vurur dalgalar kusursuz kıyılarınıza, çocuklar kahkahalarla denize girip, kumdan kaleler yaparken siz yazı yaşarsınız.

Ne belirli bir sıra izler içinizin mevsimleri, ne de uzun sürer her biri.
Üzüntü de geçer, sevinç de.
Geriye kalan sizsiniz.
Kendinizi sevin, kendinize sarılın.
Bilin ki geçicidir mevsimler, siz onlara değil güzelliklerine odaklanın.
Yazın denizi, kışın karı görün. Sonbaharın o muhteşem renklerini keşfedip, ilkbaharın mis kokusunu içinize çekin.

Güzelsiniz, güzel olan sizsiniz.
Kalbiniz.

Zeynep Acar

Öğretmen&kendince yazar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.