Red Ocean ve Blue Ocean Nedir?

Rekabete girilen pazar, rakiplerin pazardaki gücüne bağlı olarak değişkenlik gösteren bir hacme sahiptir. Pazarda rakipler hem iyi hem de çoksa, sizin o pazarda başarılı olmanız için çok farklı bir yapı ve karakterle pazara dahil olmalısınız. Eğer hem rakip güçsüz hem de rakip az ise çok fazla rekabete girmeden pazara öncü olabilirsiniz. Peki bu pazarların ekonomideki ismi nedir? Bu yazımızda Red Ocean ve Blue Ocean adı verilen bu pazarların özelliklerini, ne olduklarını, yararlarını ve zararlarını anlatacağız.

Red Ocean

Öncelikle burada rakip çoktur, hatta rakip o kadar fazladır ki, her gün bir marka, kurum veya şirket kapanır; diğeri açılır. Red Ocean, herhangi bir sektörün çok popüler olduğunu göstermektedir. Bir olay veya akımdan sonra ya da belirli dönem aralığında ülke pazarının belirli bir sektöre yöneldiğini görürüz. Bu tamamen o sektörün potansiyelinden kaynaklanmaktadır.

Red Ocean, sürdürülebilirlik ister. Sürekli rekabet halinde olunmadan pazarda başarı sağlanılması mümkün değildir. İlgi, çaba ve özveri gerektiren bir alandır. Günümüzde bu şirketlere bankaları örnek verebiliriz ya da televizyon kanallarını. Örneğin iyi oranlarda kredi imkanı, faiz oranı sunmayan bankayı tercih etmediğimiz gibi spikerleri, grafikleri iyi olmayan televizyon kanallarını da izlemek istemeyiz.

Red Ocean aynı zamanda, yenilikçilik isteyen bir yapıya sahiptir. Eğer şirketin veya kurumun bulunduğu pazar rekabete dayalı bir pazarsa yeniliklere açık bir şirket ve kurum olmak zorundasınızdır. Zira yenilikler rakiplerle daha üstün rekabet etme açısından büyük avantajlar sağlar.

Red Ocean’da medya ve halkla İlişkiler büyük önem taşır. Rekabet ediyorsanız, birileri sizi sormak isteyecek ve hakkınızda bilgi edinmek isteyecektir: Bunlar halk ve basındır. Red Ocean’da medya önemli bir yer tutar.

Blue Ocean

Rekabetin nispeten az ya da kısmi olarak yaşandığı pazardır. Blue Ocean’da genellikle niş ürünler vardır ve bu ürünlerde rekabet genellikle Red Ocean’a göre daha az yaşanmaktadır. Şirketler veya kurumlar stratejilerini ve kısa ya da uzun vadede hedeflerini rakiplerine göre yapmaz ve kendi hedeflerini ön plana çıkartırlar. Blue Ocean’da sürekli yenilik ve farklılık gibi şirketleri ya da kurumları modern zamanda olmaya yönelten faaliyetler yaşanmaz.

Paydaşlara karşı büyük bir sorumluluk ya da medyaya karşı bir tedbir bulunmayan Blue Ocean’da yöneticiler herhangi bir baskı altında bulunmadan hedeflerini ve stratejilerini yönetebilirler.