Spor

Yabancı Sınırlaması Gelmeli mi?

Türk futbolunun en çok konuşulan meseleleri arasında yabancı sınırlamasının varlığı ya da yokluğu yer alıyor. Bugüne kadar pek çok isim, yabancı sınırlaması hakkında çeşitli yorumlarda bulundu. Bu konu hakkında, Türkiye’nin önde gelen spor adamlarının yaptıkları yorumlar şöyle:

Fatih Terim Ne Dedi?

“Yabancı sınırı işinden sıkıldım, hakikaten sıkıldım. Bu işin çıkmasında, uygulanmasında ben varım. Emeği geçenlerden biriyim. Çok da enteresan, beraber çalıştığımız yönetici arkadaşlarla o gün çok nettik. Bugün ne oldu da buna dönüldü? Bu kural 14 yabancı kuralı değil, bu kural 14 Türk kuralı. Siz 14 Türk almak zorundasınız, 14 yabancı almak zorunda değilsiniz. İsterseniz hiç yabancı almazsınız.”

(7 Eylül 2018: Kral Spor)

Şenol Güneş Ne Dedi?

”14 yabancı sayısının fazla olduğunu düşünüyorum. O dönemde alınan kriterler doğruydu, uygulama sıkıntılıydı. Altyapıya o paralar gidecekse doğruydu. Türkiye, AB’ye oyuncu olarak giremiyor, bana gelen oyuncunun da kriteri olması lazım.”

(11 Eylül 2018: Haber Türk)

Aykut Kocaman Ne Dedi?

”Yabancı konusunda neden bu karar verildi? Daha önce neden bu karar verilmedi? Daha önce başka bir uygulama vardı ve sonuçları ne oldu? Bunu soruyorum. Sadece karnımdan konuşarak duruma göre cevaplar buluyorum. Bugün Türkiye şartlarına baktığımız zaman bu karar yanlış. Kulüplerin genel yapısı tüketmeye uygun.

(7 Eylül 2017: Sporx)

Türk futbolunun önemli isimlerinin ”yabancı sınırlaması” hakkındaki yorumları bu şekilde fakat şöyle bir çıkarımla bu üç isimden ikisinin saçmaladığını görebiliriz:

Şenol Güneş: Bayern Münih maçına Fabri, Adriano, Pepe, Vida, Caner, Atiba, Medel, Quaresma, Talisca, Babel, Vagner Love ilk 11’i ile çıkmıştı. Yani sahada Caner haricindeki tüm isimler yabancıydı. Şenol Güneş’in tercihi bu yönde olabilirdi ama madem yabancı kuralına karşıydı kendisi neden bu zamana kadar Beşiktaş’ta alt yapıdan bir oyuncu çıkarmadı? İki sene üst üste şampiyon olunduğunda kadronun iskeleti Türklerden mi yabancılardan mı oluşuyordu?

Aykut Kocaman: Şenol Güneş’in açıklamalarından daha fiyasko bir açıklama yapmış ”kurt” hoca Aykut Kocaman ise yabancı kuralı fikrinde pek istikrarlı bir isim değil. Yabancı sınırlamasını haklı bulanlardan olduğunu varsayalım ve devam edelim. 2017/2018 sezonunda kadroda Dirar, Isla, Giuliano, Neto, Soldado gibi spor camiasında sıkça kullanılan amiyane bir tabirle ”çöp” futbolcuları takıma dolduran kimdi?

Gereksiz Bir Tartışma 

Yabancı sınırlaması, tamamen gereksiz bir tartışma konusudur. Zira olanlar ve geçmişte yaşananlar ortadadır. Alt yapıdan oyuncu çıkarabilmek için neden yabancı sınırı konulsun ki? Hem bunda amaç nedir? Milli takıma oyuncu göndermek için mi tüm bu çaba? Milli takım, kulüpler iyi düzeydeyken daha iyi oluyor. Bu, geçmişte de hiç değişmedi.

Öte yandan yerli oyuncu piyasasında da balon oluşumuna neden olan yabancı sınırlamasında bunun örnekleri hayli fazla. Yabancı sınırlaması olmasa kim, hangi akıl Tarık Çamdal‘a 5 yıllık sözleşme yapar? Türk futbolcular, sırf yabancı sınırlamasından dolayı fiyatlarını ikiye üçe katlıyor. Bugün yabancı sınırlaması olmuş olsaydı Galatasaray, Emre Akbaba‘yı Alanya’dan 4 milyona alabilir miydi? Hayır.

Şimdi Emre Akbaba’nın iyi olup olmadığına hiç değinmeden bir soru soralım. Hangi Türk futbolcu 10 milyonun üzerinde bonservis bedeliyle bir takıma transfer olur? Bir ya da iki-üç ismin dışında bir isim sayabiliyor musunuz? Sorun sınırlamanın olup olmamasında değil; sorun Türk futbolunda. Sorun yabancı sınırlamasında olsaydı şayet 2012-2013 sezonunda Türk futbolcu patlaması yaşanırdı. Oldu mu peki? Olmadı.

Türk Futbolcular Zevk ve Umut Vermiyor

Zaten kalitesiz olan ligde takımlarımız göze hoş gelen oyunları için değil ya fanatizmden ya da futbolcudan dolayı izlenip takip ediliyor. Zoraki ve dayatma bir sınırlama ile gelecek olan yabancı futbolcuların da önü böylece kesiliyor. Bugün eğer bir izlenirlik payı varsa bunda futbolcuların kalitesinin de katkısı var. Ne yazık ki ükemizde kaliteli diyebileceğimiz yerli futbolcu sayısı oldukça az ve bu oran artması gerekirken giderek düşüyor. Yani jenerasyonlar arasında bir kopukluk ve kayma var.

Türk Futbolcular Arasında Çeteleşme ve Gruplaşma Daha Çok

Türk futbolcuların takımda bulunan diğer oyunculara oranla gruplaşması ve ”çeteleşmesi” daha kolay. Bu, özellikle ülkemizde çok yaygın bir hareket. Arda-Burak-Selçuk-Emre gibi isimler ”futbolda çete” denilince akla ilk gelen isimlerden. Aralarındaki bazı isimlerin toplaşıp teknik direktör kovmuşlukları dahi vardır.

Uzun lafın kısası, yabancı sınırlaması sadece ve sadece ülke futboluna zarar verir ve de bu sınırlama milli takım düzeyinde hiçbir katkı sağlamaz. Dünyada nadir görülen bir uygulamanın Türkiye’de ısrarla denenmesi de ayrı bir ironi. Kuru milliyetçilikten ziyade bu işi inada bindirdiler ve Lucescu’yu kendilerine sözcü ve ilk taşlanacak günah keçisi olarak seçtiler. Yoksa hobi bahçesinde domates sulayacak olan bir adamın burada ne işi var? Vee Özet

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.