Görmeden Ölmeniz Gereken Yerler: Bozbey Emir Tesisleri
Ankara-İstanbul otobüs seyahati yapıyorsanız çoğunlukla dinlenmek için otobüsler Bozbey Emir Dinlenme tesislerini tercih ederler. Bolu’nun iki büyük şehir arasında kalması ve otobanlara yakınlığından dolayı bu civardaki dinlenme tesisleri markalar için uğrak yerler. Büyük çapta otobüs şirketleri sık seyahat edenlerin kesinlikle bileceği üzere Keskinoğlu, Berceste, Highway, Kocalar gibi diğer dinlenme tesislerine nazaran ultra lüks sayılabilecek dinlenme tesislerini kullanırlar.
İşinizin acele olduğunu, paranızın çıkışmadığını, otobüs terminallerindeki değnekçi tiplerin gereksiz yönlendirmelerine maruz kaldığınızı varsayarsak eğer muhtemelen sıradan, ortanın da altında bir otobüs firmasına binmişsinizdir. Markası belli değil, muavinleri desen zaten uçuk tiplerdir. Örneğin Ankara’ya gitmek istemişsinizdir de yanlışlıkla (!) Hatay ya da Diyarbakır otobüsü gibi absürt otobüslere binmişsinizdir. Yolculuğu, yolculuk esnasında yaşanabilecek türlü olumsuz ya da beklenmedik vakaları bir kenara bırakıyorum ve bu vaziyetteki mağdur müşterilerin merakla ve heyecanla beklediği molalara geliyorum. Kimisinin idrar kesesi patlayacaktır kimisinin taze bir nefes alması gerekmektedir, kimisi açlıktan ölecek durumdadır ya da kimisi de sigarasızlıktan çatlayacaktır. Bu haldeyken yaparsa amenna ama genelde muavinlerin pek yanaşmadığı anons yapılır ve dinlenme tesisine yanaşıldığı ve mola vakti bazen ölü bir sesle bazen anlam veremediğiniz bir şekilde canlı söylenir. Bu saydığım durumlarda yolculuk ediyorsanız zaten genellikle uyumuyor olursunuz ve dinlenme tesisine otobüsün yanaşmasını dört gözle bekliyorsunuzdur. Otobüsünüz yanaşır ve o meşhur ve aynı zamanda insanı kendisinden soğutan dinlenme tesisinin soluk ve bir o kadar çirkin sadelikteki mavi tabelasıyla karşılaşırsınız: Bozbey Emir Dinlenme Tesisleri.
Evet, sizi oldukça basit bir tabelayla karşılar bu dinlenme tesisi. Yani dışarıdan görseniz tabelası da olmasa dinlenme tesisi demezsiniz. Güç bela, kendinizi dışarı attığınızda yazsa serin; kışsa buz gibi bir havayla karşılaşırsınız. Ne zaman, hangi saatte inerseniz inin hep doludur burası. Büyük ihtimalle sadece şöförler seviyordur burayı yolcularının pek hazzedeceğini sanmıyorum. Sigara dumanı baca gibi arşa yükselir. Yaşlısı, genci, çocuğu, delikanlısı kısacası her yaştan her kesimden insanı görmek mümkündür. Otobüslerden inen, mola vakti henüz başlamış olan insanlar ile mola vaktinin bittiği anons edilen yolcuların birbirine karıştığını, uykulu gözlerin, uykusuz gözlere hayretle baktığı, ergenliği yeni üzerinden atmış, gömleğini pantolonun içine sokmuş delikanlı çocukların ellerinde tepsiyle her türden insana ellerinde tuttuğu bazen buharı üstünde tüten, bazen soğukluğu kırk metreden anlaşılan çayları satmaya çalıştığını, park etmiş otobüsleri, ağızlarında sigara, ayaklarında diz kapaklarına gelen botlarıyla beraber fırçasını iki eliyle kavramış, ellili yaşlara dayanmış, çoğunlukla zayıf ve sıska yurdum insanın çoğu zaman klişeleşmiş birkaç hareketle yıkadığını, gözlemesinin peynirli, patatesli, özel soslu ya da yöresel lezzetli olduğunu gecenin bir vaktinde ya da günün herhangi bir saatinde bağıra bağıra söyleyen, söylerken de çatından bir yudum alarak otobüslerinden yeni inen insanları göz hapsine alan gözlemeci dayıların hallerini bu dinlenme tesisine gelen her kişi mutlaka görmüş ya da yaşamıştır.
Otobüs muavinlerinin dolaplarından çıkardıkları demlik ya da termosları iki elin alabileceği maksimum seviyede sayıda kavrayıp otobüs tekerlerine ya da bahçe diplerine çevreye boşalttıklarını veya otobüs yakıtı bitenlerin hemen oracıktaki pompalardan depolarını dolduruşunu hayretler içinde izleyen şaşkın kalabalığa rast gelmemeniz imkansız.
Klasik yolcuyu yolda bulmuşken dayayayım yüksekten fiyatları mantıcına sahip, geleneksel göreneksel, yerel tatlar ayağına yatan işletmeler gibi ne yazık ki bu işletme de aynı kategori altında değerlendirilebilir. Kavrulmuş leblebiden, tahta beşiğe kadar her ürünü burada bulabilirsiniz. Olmazsa olmazlardan bir liraya çalışan şarj makinaları da yine her dinlenme tesisinde olduğu gibi Bozbey Emir Dinlenme Tesisleri’nin de her köşe başını işgal etmiş durumda. Bu aletin benzeri saat düşürme, telefon düşürme ya da oyuncak düşürme makinaları da aralara serpiştirilmiş durumda.
Lavabolara kibarlığa gerek yok tuvaletlere gelince çalışanların iyi olduğu güne denk gelmişseniz ne ala, gayet temiz ve oldukça düzenli. Oldu da çalışanların keyfi yerinde değildi, işte o zaman girmeye dahi tenezzül etmeyin. Hemen yan tarafta benzinliğin tuvaleti var orayı kullanın derim.
Mola vaktinin dolduğunu anımsatan ses ise tamamen sinir bozucu bir rahatsız ediciliğe sahip. Ankara’dan İstanbul’a seyahat eden Kent Turizm’in sayın yolcuları mola süreniz dolmuştur. Otobüsteki yerlerinizi almanız önemle rica olunur. Tesiste o kadar çok otobüs var ki biri bitmeden öteki başlıyor ve her biri en az üçer kez veriliyor. Aralarda kişisel anons mu dersiniz şusunu busunu kaybedeni mi dersiniz, kısacası her şeyin anonsu var burada. Küçük bir mahşeri kalabalık.
Eğer imkanınız varsa; vaktiniz paranız artık her neyse aman buradan uzak durun. Gidin Pamukkale’ye Ulusoy’a Nilüfer’e Kamil Koç’a Varan’a felan binin. En azından Berceste, Highway gibi yerleri görmüş olursunuz. Yaşayan defalarca da yaşamak durumunda kalmış birisi olarak söylüyorum, sevdiyseniz ayrı ama mümkün olduğunca buradan uzak durun; psikolojiniz bozulur, seyahat etmekten soğursunuz.
