Hukuk

Boşanma Davası Nasıl Açılır?

Boşanma Türk Medeni Kanunu’nun 161. maddesinde kanunen düzenlenmiştir. Boşanma evli olan eşlerin evlilik birliğini mahkeme yoluyla sona erdirmesidir. Anlaşmalı boşanma ise evlilik birliğinin eşler tarafından yapılan anlaşmalı boşanma protokolündeki şartlara bağlı olarak sonlandırılmasıdır. 

Boşanma Davasında Yetkili ve Görevli Mahkeme Neresidir?

Boşanma davalarının tamamında yetkili mahkeme eşlerden herhangi birisinin yerleşim yerindeki mahkemedir. Eşlerin birlikteyken son 6 ay yaşadıkları yer mahkemesi de boşanma davasında yetkili mahkemedir. 

Boşanma davasında görevli mahkeme ise Aile Mahkemesi’dir. Aile Mahkemesinin olmadığı yerlerde Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. Bu durumda Asliye Hukuk Mahkemesi Aile Mahkemesi sıfatıyla boşanma davasına bakmakla görevli olacaktır. 

Örnek vermek gerekirse; ayrılmadan önce son 6 aydır Sakarya’da ikamet eden eşlerin boşanma davasında yetkili ve görevli mahkeme Sakarya Aile Mahkemesi olacaktır. Davanın usulden reddine karar verilmesinin önüne geçmek ve hukuk güvenliğinizi sağlamak amacıyla mutlaka bir boşanma avukatı yardımından faydalanmanızı öneririz.

Boşanma Nedenleri Nelerdir?

Boşanma nedenleri medeni kanunumuzda 161. maddeden başlamak üzere sıralanmıştır. Boşanma sebeplerini şu şekilde sıralayabiliriz;

• Zina (TMK md. 161)

• Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK md. 162)

• Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme (TMK md. 163)

• Terk (TMK md. 164)

• Akıl Hastalığı (TMK md. 165)

• Evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166)

Yukarıda sayılan boşanma sebeplerinden “evlilik birliğinin sarsılması” genel boşanma sebebidir. Diğer sayılanlar ise özel boşanma sebepleridir. Anlaşmalı boşanma da kanunda genel boşanma sebebi olarak gösterilmiştir. Sayılan boşanma sebeplerine geniş açıdan bakalım;

Zina; eşin diğer eşe karşı zina etmesi halidir. Bu durumda zinaya katlanmak zorunda olmayan eşin boşanma davası hakkı vardır. Önemle ifade etmek gerekir ki; affeden eşin dava hakkı yoktur. Zina sebebiyle boşanma davası, zinanın öğrenildiği tarihten itibaren 6 ay içerisinde ve her hâlükârda 5 sene içinde açılmalıdır. Bu süreler hak düşürücü sürelerdir. 

Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranışeşlerden birinin diğerinin hayatına kastetmesi ya da pek kötü bir davranış sergilemesi veya onurunu kıran davranışta bulunması durumudur. Bu boşanma sebebinin doğması halinde diğer eşin boşanma davası açma hakkı bulunmaktadır. Belirtmek gerekir ki; affeden eşin dava hakkı bulunmamaktadır. Bu boşanma sebebine dayanarak boşanma davası; sebebin öğrenildiği tarihten itibaren 6 ay ve her halükârda 5 sene içinde açılmalıdır. Bu süre içinde dava açılmadığı takdirde dava hakkı düşer. Bu sürelerin de hak düşürücü süreler olduğunu hatırlatmakta fayda bulunmaktadır. 

Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme; eşlerden birinin kendisini ve diğer eşi küçük düşüren bir suç işlemesi ya da haysiyetsiz yaşam sürmesi halidir. Bu sebep gerçekleştiğinde evlilik birliğinin devamı diğer eşten beklenemez hale gelmelidir. Bu boşanma sebebinin oluşması halinde her zaman boşanma davası açılabilir. Bu sebebe dayanarak boşanma davası açmak için bir süre kanunda öngörülmemiştir. 

Terk; Evli eşlerden birisinin evliliğin yükümlülüklerinin karşılamak istemeyerek evi terk etmesi ve bu ayrılığın en az 6 ay sürmesi halidir. Bu durumda terk edilen eş tarafından evi terk eden eşe noter veya hâkim tarafından ihtar gönderilmesi istenir. İhtara rağmen ortak konuta dönmeyen eşe karşı terk edilen eş tarafından boşanma davası açma hakkı doğar. 

Önemle belirtmek gerekir ki; terk halinde ihtar gönderilebilmesi için terk tarihinden itibaren en az 4 ay geçmesi gerekir. Bu süreden önce ihtar gönderilmesi istenemez. 4 ay dolduktan sonra ihtar gönderilmesi istenildiğinde ise noter veya hâkim tarafından işin esasına girilmeden doğrudan ihtar gönderilmesine karar verilerek evi terk eden eşe ihtar gönderilir. Eğer evi terk eden eşin adresi bilinmiyorsa bu defa bu ihtarın ilanen yapılmasına karar verilerek ihtar ilanen yapılır. Terk eden eşe gönderilen ihtarnamede 2 ay içerisinde eve dönmesi, dönmediği takdirde bunun sonuçları hakkında bilgilendirme yer alır. 

Terk sebebine dayalı boşanma davası ancak ihtarname gönderildikten 2 ay sonra açılabilir. Bu süreden önce açılan boşanma davası da usulden reddedilecektir. 

Akıl hastalığı; eşlerden birinin akıl hastalığına tutulması ve bu sebeple ortak hayatın sürdürülebilmesinin diğer eşten beklenmemesi halidir. Bu durumda diğer eş her zaman boşanma davası açma hakkına sahiptir. Bu sebebe dayanarak boşanma davası açabilmek için akıl hastalığı halinin resmi sağlık kuruluşu raporuyla ispat edilmesi gerekmektedir. 

Evlilik birliğinin sarsılması; genel boşanma sebebidir. Mevcut boşanma davalarının neredeyse tamamı bu boşanma sebebine dayanılarak açılan davalardır. Bu boşanma sebebine dayanarak açılan davalar daha hızlı sonuçlandığından özel boşanma sebeplerine ayalı davaların açılması sıklığı daha azdır. 

Az yukarıda da izah ettiğimiz üzere anlaşmalı boşanma davası da genel boşanma sebebine dayanarak açılan dava türlerindedir. Yani anlaşmalı boşanma; evlilik birliğinin sarsılması genel boşanma sebebine dayanılarak açılır. 

Bu boşanma sebebi; evlilik birliğinin, ortak hayatın devam ettirilmesinin eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsılması halidir. Bu durum gerçekleştiğine her bir eşin boşanma davası açma hakkı vardır. 

Bu nedene dayanarak davayı açan eşin (yani davacının) kusuru davalı eşten daha ağır ise davalı olan eş bu davaya itiraz etme hakkına her zaman sahiptir. Fakat bu itirazın kötüniyetli yapıldığı tespit edildiğinde; evlilik birliğinin devamının her iki taraf ve çocuklar için de yararının kalmadığı durumlarında eşlerin boşanmasına karar verilir. 

Anlaşmalı Boşanma Nedir?

Anlaşmalı boşanma çiftlerin bir anlaşmalı boşanma protokolü kapsamında belirledikleri şartlarla boşanmalarıdır. Anlaşmalı boşanma için gereken şartlar şunlardır;

• Evlilik birliğinin en az 1 sene sürmüş olması

• Eşler tarafından hazırlanmış ve onaylanmış yazılı anlaşmalı boşanma protokolü

• Anlaşmalı boşanma protokolünde boşanmanın mali sonuçları hakkında yapılmış bir düzenleme

• Anlaşmalı boşanma protokolünde müşterek çocukların durumları hakkında yapılmış bir düzenleme

• Hâkimin taraflarca düzenlenen anlaşmalı boşanma protokolünü uygun bulması

Yukarıda saydığımız şartlar anlaşmalı boşanma için asgari seviyede yeterli şartlardır. Bu şartlardan birisinin dahi sağlanmaması halinde anlaşmalı boşanma gerçekleşmeyecektir. Ayrıca hâkim, taraflarca hazırlanan anlaşmalı boşanma protokolünü çocukların ya da eşlerden birinin hakları bakımından değiştirebilir. Yapılacak değişiklik her iki eş tarafından da kabul edildiğinde anlaşmalı boşanma kararı verilir. 

Anlaşmalı boşanma kararı verilebilmesi için hâkim; her iki eşi de duruşmada bizzat dinleyerek bu kararı özgür iradeleriyle verip vermediklerini tespit eder. Eğer boşanma kararı özgür irade ile verilmemişse tarafların boşanma davasını reddeder. 

Boşanma Davası Reddedildikten Sonra Yeniden Dava Açma Süresi

Eşlerin açtıkları boşanma davası herhangi bir nedenle reddedildikten sonra evlilik birliği 3 yıl boyunca yeniden kurulmamışsa ve ayrılık devam etmişse eşlerden birisinin açacağı boşanma davası ile bu defa eşlerin boşanmasına karar verilir. İlk açılan boşanma davasının hangi nedenle açıldığı da önemli değildir. İlk dava genel boşanma nedeni ya da özel boşanma nedenine dayanmış olabilir. 

Evlilik birliğinin yeniden kurulamaması sebebiyle açılacak davada evlilik birliğinin temelinden sarsıldığına hükmedilerek eşlerin boşanmalarına karar verilecektir. 

Eşler, boşanma sebebinden herhangi birine dayanarak açtıkları boşanma davasında nafaka ve tazminat talebinde de bulunabilirler. Nafaka ve tazminat türleri ilişkin aşağıdaki linkte yer alan makalemizi incelemenizi tavsiye ederiz.

Kaynak: https://leventsamgar.com/bosanma-avukati-istanbul-ucretleri/

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.