Donanma Felaketleri: İnebahtı
İnebahtı Deniz Savaşı, Avrupa’da bilinen adıyla Lepanto. Tarihin en büyük donanma savaşlarından olan İnebahtı Avrupa ve Türk tarihi için önemli bir konuma sahiptir.
Osmanlı Venededikten ticaret yollarının güvenliği açısından önemli bir konumda olan Kıbrıs’ı uzun süren savaşlar sonucunda fethetti.
Kıbrıs’ın fethi, Avrupa’da rahatsızlıkla karşılandı. Papa önderliğindeki Venedik, Ceneviz ve İspanya’dan oluşan Kutsal İttifak Osmanlı’ya karşı birleşti.
Kutsal İttifak’ta Vaniero ve Andrea Dorya gibi önemli isimler bulunmaktaydı. Sokullu Mehmet Paşa savaştan önce donanmanın başına istemeden de olsa bir kara kumandanı olan Müezzinzade Ali Paşa’yı getirdi.
İki donanma Körint Körfezi’nde savaşmış ve Osmanlı bozguna uğramıştır. Tarihin en büyük donanma savaşlarından biri olarak kabul edilen İnebahtı Deniz Savaşı’nda Osmanlı 142 gemisini ve 20 bine yakın askerini kaybetmiştir. Müezzinzade Ali Paşa da ölenler arasındaydı.
Savaş sonunda imzalanan Barış Anlaşması’nda ne Venedik ne de Osmanlı herhangi bir şey kaybetmedi. Venedik kazanan taraf olmasına rağmen anlaşma gereği bir toprak ya da imtiyaz alamadı. Bu savaş aynı zamanda son büyük kadırga savaşı olmuştur.
Savaşın sonlarına yaklaşıldığında Uluç Ali Paşa Osmanlı donanmasındaki zarar görmeyen gemileri toplayarak İstanbul’a döner ve geri çekilirken de karşı tarafa zayiatlar verdirir. Bu başarılarından dolayı kaptan-ı deryalığa terfi olunmuş ve Kılıç Ali Paşa adını almıştır.
Savaş aynı zamanda Avrupadaki Osmanlı’nın yenilmez olduğu tanısını yıkmış ve Osmanlı hakkındaki bu genel görüş tersine dönmüştür.
Osmanlı adına savaşın en büyük etkisi çok iyi eğitim görmüş, yetenekli leventlerini kaybetmesi olmuştur. Teknik ve sayısal olarak kısa sürede toparlanan Osmanlı, eğitimli kişilerin eksikliğini uzun süre üstünden atamamıştır.
Sokollu Mehmet Paşa İnebahtı Deniz Savaşı’na istinaden “Biz Kıbrıs’ı almakla sizin kolunuzu kestik, siz İnebahtı’da bizi yenmekle sakalımızı tıraş ettiniz. Kesilen kol yerine gelmez fakat kesilen sakal yerine daha gür olarak çıkar” demiştir.