Folik Asit ve Çölyak Hastalığı İlişkisi
Son yıllarda sıklıkla rastlanılan bir rahatsızlık olan ve giderek artan “çölyak hastalığı” ince bağırsağın glüten içeren ürünlere karşı vermiş olduğu bir tepkime ile ortaya çıkmaktadır. Çölyak hastalığı ince bağırsağın yüzeyindeki villus adındaki yapının zarar görmesiyle de ortaya çıkmaktadır. Kişinin çölyağa karşı şikayetinin azalması için sıkı bir beslenme içine girmesi ve glütensiz diyetle birlikte yaşamına ömür boyu devam etmesi gerekmektedir. Bunun yanı sıra çölyak hastalarının ince bağırsaklarında oluşan tahribat nedeniyle birçok besinin emilimi de bozulmaktadır. Bunlardan biri de folattır. Folik asit ince bağırsakta emilmekte olan bir B vitamindir. Bundan sebeple çölyak hastalarında folik asit eksikliği sıklıkla görülmektedir. Bu eksiklikle birlikte; yorgunluk, anemi, kontraysan bozuklukları gibi pek çok olumsuzluğa neden olabilir. Çölyak hastaları folik asit eksikliği anemisi yaşayabilmektedir. Çünkü folik asitin eksikliği ilerleyen süreçlerde folik asit eksikliği anemisine enden olabilmektedir. Aynı zamanda çölyak hastalığı demir eksikliği anemisine de neden olabildiği için folik asit eksikliği de bu durumu kötü etkilemektedir. Çölyak hastalarında görülen folik asit eksikliği kadınlar için ayrı risk taşımaktadır. Özellikle hamilelik döneminde kadınlar folik asit eksiliği nedeniyle riskli bir süreç geçirmektedir. Sağlıklı hamilelik ve doğum için kadınların hamilelik öncesi ve sonrasından folik asit desteği alması önemlidir.
Çölyak hastalığı ömür boyu düzenli diyet ve glütensiz beslenmeyi gerektiren bir hastalıktır. İnce bağırsağın sağlıklı bir şekilde emilim yapması ev işlevini devam ettirebilmesi için glütensiz bütün içeriklerden uzak durulması gerekir. Kişi glütensiz içerikleri ne terk ettiği müddetçe farklı şikayetleri de azalmaktadır. Azalan vitaminleri yerine takviye alıp değerlerini dengede tutmak zorundadır. Folik asit de bunlardan biridir.
Çölyak hastalığı, birden fazla hematolojik bulguya sahip olabilen yaygın bir sistemik hastalıktır. Çölyak hastalığı olan hastalar, çölyak hastalığı tanısı almadan önce çeşitli hematolojik sorunların değerlendirilmesi için hematologlara başvurabilirler. Demir, folik asit ve/veya B12 vitamini malabsorbsiyonuna bağlı anemi, çölyak hastalığının yaygın bir komplikasyonudur birçok hastada tanı anında anemi vardır. Çölyak hastalığı ayrıca trombositoz, trombositopeni, lökopeni, venöz tromboembolizm, hiposplenizm ve IgA eksikliği ile de ilişkili olabilir. Çölyak hastalığı olan hastalarda, özellikle T hücre tipinde olmak üzere, lenfoma tanısı alma riski artmıştır. Risk, enteropati tipi T hücreli lenfoma (ETL) ve bağırsak B hücreli lenfoması için en yüksektir, ancak bağırsak dışı lenfomalar da görülebilir. ETL, kötü prognoza sahip agresif bir hastalıktır, ancak glutensiz diyete sıkı bir şekilde uyulması oluşumunu önleyebilir.
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC1785098/
tozlumikrofon.com olarak pek çok alandan makalelerimizi sizlerle paylaşmayı sürdürüyoruz. Sağlık alanında birbirinden nitelikli yüzlerce yazıyı sizlerle paylaştık. Merak ettiğiniz ve yazılmasını istediğiniz konu başlıklarını bizlerle paylaşmaya ve sorularınızı yorum kısmından sormaya devam edebilirsiniz. Ancak unutmamak gerekir ki biz doktor değiliz. İlaçlarınızla ya da hastalıklarınızla ilgili ciddi sorularınızı doktorunuza danışmanız gerekmektedir. Doğru kaynaktan nitelikli yazıları okumaya devam etmek için sitemizi takip etmeyi unutmayın.