Dünya Siyasetinde Afrika

Afrika dünya siyasetinde 21. yüzyılın en çok tartışılan, ilgi duyulan ve konuşulan kıtalarından birisidir. 54 ülkesi ve yaklaşık bir milyardan fazla nüfusuyla dünyanın ikinci en büyük ve en çok nüfusa sahip kıtası konumundadır. Bir.ok devletin çok farklı etnik ve kültürel yapıyı içermesi, birçoğunun çok dilli olması ve hepsinin farklı sömürge geçmişlerine sahip olması hem kıtayı anlamayı zorlaştırmakta hem de çoğu zaman genelleyici bakış açılarının önünü açmaktadır. Bunun temel sebebi, birçok ülkenin aslında ‘Afrika’ adı verilen kıtasal toprak parçası dışında çok fazla ortak bir noktasının olmamasıdır. Bostwana ile Libya’nın nasıl bir ortak noktasının olduğu ya da olabileceği konusunu dikkate almayan birçok araştırmacı ve akademisyen kıtaya toptancı ve tepeden bir bakış açısıyla yaklaşmakta ve bu yaklaşım genel Afrika algısının dışında derinlemesine bir bilgi birikimini engellemektedir. Bu sebepten dolayı Afrika’nın dünya siyasetindeki yerini anlamak için detayları ve farklılıkları dikkate alan bir analize ihtiyaç vardır.

Özellikle Türkiye gibi kıtaya yeni açılan ve sosyal, ekonomik ve siyasal anlamda kıtayı anlamaya çalışan ülkelerde bu ihtiyaç ayrıca bir zorunluluk arz etmektedir. Aslında, sadece Türkiye için değil, kıtaya yeni açılan Hindistan, Çin, Brezilya, Güney Kore ve hatta Rusya içinde benzeri bir durum geçerlidir. Bu bölüm bu ön kabul ve çekinceleri dikkate alarak, Afrika’nın 21. yüzyılda dünyadaki yerini anlamaya yönelik bir çerçeve sunmayı amaçlamaktadır.