Eğitim

Nüfus Teorileri

Nüfusla ilgili olarak bugüne kadar ortaya atılan teoriler üç ana gruba ayrılmaktadır. Bu teoriler; biyolojik teoriler, kültürel teoriler ve ekonomik teorilerdir. Daha önceki yazılarımızda nüfus ve coğrafya ilgili olarak pek çok konu başlığına yer vermiştik. Bu yazımızda ise kısaca ”nüfus teorilerinden” söz edeceğiz.

Biyolojik Teoriler

Nüfus artılı üzerindeki etkilerin bitki ve hayvanların artışını düzenleyenler ile aynı olduğunu görüşünde yoğunlaşmıştır.

Kültürel Teoriler

Bu teoriler, yalnızca demografik gelişme ile ilgilenmektedir. Nüfusun insanların kontrolünde olduğunu fikrini savunurlar.

Ekonomik Teoriler

Geçim kaynakları ve iş kolları ile insan sayısı arasındaki ilişkiyi konu alır.
Nüfus konusu üzerinde en çok tartışılan ve nüfus teorileri arasında en bilinen teori, 1789 yılında Thomas Robert Malthus tarafından
ortaya atılan teoridir. Söz konusu bu teoriye göre herhangi bir kontrol olmadığı zaman nüfus, potansiyel olarak geometrik bir biçimde
artacaktır. Örn: 1,2,4,8. ve her 25 yılda iki katına ulaşacaktır. Teorinin en çok tartışılan bir diğer noktasın ise tarımsal üretim üzerinedir.
Bu teoriye göre en uygun koşullar sağlansa dahi tarımsal üretim en fazla aritmetik (1-2-3-4-5) olarak artacaktır.

Thomas Robert Malthus ayrıca doğum oranlarını düşürmek amacıyla evliliklerin geciktirilmesi veya evlilik içi doğum kontrolünü önerir.
Alman toplum bilimci, sosyolog ve bilim adamı Karl Marx ise nüfus artışının yoksulluğun yanı sıra temel bir sorun teşkil edeceği görüşünde değildir.

Marx’a göre nüfus artışı potansiyel bir üstünlük unsurudur.
Ester Boserup ise sanayi çağı öncesi bir toplumda nüfus artışının tarımsal teknolojilerde değişimi teşvik edeceğini ve böylece daha fazla gıda maddesi
üretileceğini ileri sürmektedir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.