El Şakası Yapmadan Önce Bir Düşünün
El şakası yapmadan önce bir düşünün. Türk insanının en büyük samimiyet göstergelerinden biri de ne yazık ki ve üzülerek el şakasıdır. El şakası yapmayı, el şakası ile komiklik peşinde koşmayı en çok bizim insanımız seviyordur. Fakat el şakası yapmadan önce bir düşünün.
Karşıdaki insan, fiziki bir müdahelede bulununca ne hisseder? Herkesi kendiniz zannederek bir anlık gafletle hata yapmış olabilirsiniz ama bunu düşünmek de büyük bir erdemdir.
El şakasını her insan kaldıramaz. Bazı insanlar, el şakası yapıldığında kendisini rahatsız hisseder ve karşısındaki insanın kendi alanına girdiğini, kendi alanına tecavüz ettiğini düşünür. Haksız da sayılmazlar.
Zira, şöyle durup düşündüğünüzde el şakası yakmak sizce de tuhaf değil mi?
Karşıdaki insanı sözleriyle veya başka bir şeyle madara edemeyenler, çareyi el şakası yapmakta bulurlar. Enseye şaplak atmak, yalandan omuza vurmak vs.
Aynı zamanda bazı insanların kendilerine dokununca dahi rahatsız olduklarına da elbette ki şahit oluyoruz. İnsanlar, özellikle hiçbir bağınızın bulunmadığı insanlara karşı el şakası yapmadan önce bir düşünün. Acaba karşıdaki insan el şakasına karşı nasıl bir refleks gösterir?
Empati yapabilmek/kurabilmek önemli. Tamam, el şakası yapmak büyük bir samimiyet göstergesi olsa da çok samimi arkadaşlar arasında da bu büyük bir sorun haline gelebiliyor. O yüzden el şakası yapmadan önce bir düşünün.
Bin düşün bir söyle değil, bin düşün bir yap. Tekrar tekrar yinelemekte fayda var: El şakası yapmadan önce bir düşünün, düşünün. El şakası yapmaya, düşündükten sonra karar verin. El şakası yapmadan önce iyice düşünün. Bilimum mıncıklama, omuzlama, enseye tokat atmak el şakasıdır. Dikkat edin: EL ŞAKASI YAPMADAN ÖNCE BİR DÜŞÜNÜN.