Halkla İlişkiler

Etkiler Hiyerarşisi ve AIDA Modeli Nedir?

Etkiler hiyerarşisi ve AIDA modeli nedir? Halkla ilişkilerde yazım teknikleri arasında yer alan Etkiler Hiyerarşisi ve AIDA modelinin anlamı nedir? Daha önceki yazılarımızda çeşitli halka ilişkiler kavram ve terimlerinden söz etmiştik. Bu yazımızda ise kısaca ”Etkiler Hiyerarşisi ve AIDA Modeli”nden söz edeceğiz.

 

Etkiler Hiyerarşisi Nedir?

Etkiler hiyerarşisi, hedef kitlenin davranışlarındaki değişimin hangi aşamalardan geçtiğini ifade eden süreci ifade eder. Bu basamaklar bir hiyerarşi şeklinde birbirini takip eder.

  • Farkında olma 
  • Bilgilenme 
  • Hoşlanma 
  • Tercih etme 
  • Karar verme 
  • Satın alma 

Etkiler hiyerarşisinde yer alan ilk basamak ”farkında olmak” basamağıdır. Bir halkla ilişkiler projesi veya kampanyasının ya da reklamın hedef kitle tarafından fark edilmesi, amaçtaki ilk basamakta yer alır. Ne ve hangi şekilde haberdar olduğu bu basamakta önemsizdir. Örneğin dizüstü bilgisayar almak isteyen bir üniversite öğrencisinin tesadüfen telefonunda dizüstü bilgisayar reklamı görmesi, bu teoriye göre ilk basamaktır.

Daha sonra aynı kişinin reklamın içeriğine tıklaması ve ürün hakkında detayları ve fiyatı öğrenmek istemesi ”bilgilenme” aşamasıdır. Ürünün fiyat/performans oranından ve tasarımından memnun olması ise teorinin ”hoşlanma” aşamasıdır.

Ürünü diğer ürünler ile kıyaslaması ve aklına tıkladığı reklamın yatması ”tercih etme” aşaması; ürünü almaya yanaşması ”karar verme” aşaması; ürünü alması ise ”satın alma” aşamasını oluşturmaktadır.

Bu sadece halkla ilişkiler alanında ya da sosyal bilimlerde görülen bir uygulama değil aynı zamanda gündelik yaşamda da görülebilecek bir eğilimdir. Öyle ki tutumların davranışa geçmesinde her birey bu süreçlerden geçer. Mesela ikili ilişki ya da dostluklarda dahi bu teoriyi uygulamak mümkündür.

AIDA Modeli Nedir?

AIDA modeli de yine Etkiler Hiyerarşisi gibi bireylerin tutum ve davranışların süreçlerini ele alan bir şemadır. Bu şemeya göre hedef kitleye ulaşabilmek için dört aşama vardır:

  • Dikkat çekme (Attention)
  • İlgi uyandırma (Interest)
  • İstek uyandırma (Desire)
  • Hareket geçirme (Action)

Bir şirketin ürünlerini satmak için çalışmalarda bulunduğunu varsayalım. Reklam analizler, hedef kitle analizi, yazım teknikleri ve görsel çalışmaların da reklam için yeterli düzeyde hazırlandığını varsayalım. Kurumun hedef kitleye ulaşabilmesi için öncelikle onların ”dikkatini çekmesi” gerekecek. Daha sonra onların satmak istediği ürüne ”ilgi duymalarını” sağlaması gerekecek. Bir sonraki amacı, ilgisini uyandırdığı kitlenin ürünü almasını sağlayacak motivasyonları yaratması gerekecek. En son aşama ise ürünü almaları için onları hareket geçirmesi gerekecek.

Etkiler Hiyerarşisi ve AIDA Modeli 

Etkiler hiyerarşisi ve AIDA modeline birbirlerine oldukça benzemektedir. İki teori de karar verme sürecinin nasıl şekillendiğini, tutumların davranışa nasıl dönüştüğünü ve amacın nasıl ve hangi aşamalardan geçtiğini ifade eder. İki teori için ortak bir zemin yaratmak gerekirse şöyle bir tablo karşımıza çıkar:

  • Farkında olma (Dikkat çekme)
  • Bilgilenme (Dikkat çekme)
  • Hoşlanma (İlgi uyandırma)
  • Tercih etme (İstek uyandırma)
  • Karar verme (hareket geçirme)
  • Satın alma (hareket geçirme)

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.