Düşünce

Bakmak ve Görmek Arasındaki Fark

Bakmak ve görmek arasındaki fark nedir? Neleri görür? Nelere bakarız? Görüş bakıştan gelir; bakmak görmenin ilk aşamasıdır. Herkes bakabilir ancak herkes görme yetisine sahip değildir. Görmek, bir marifettir. Mesela bakmak bir yetenek değildir. Çünkü her yaratılmış bakabilir. Örneğin bir deve kuşu ya da kutup ayısı da bakabilir ya da bir insan da. Ama görmek, bir yetenek işidir. Görüş, burada bakıştan ayrılır.

Gündelik hayatta sıklıkla bakışla görüşün ayrıldığı alanlarla karşılaşmak mümkündür. En basitiyle kaybolan bir eşyanızı aramaya çalışırken onun gözünüzün önünde olduğunu dalgınlıkla fark etmediniz. Bu, ayrımın temelinde yer alır. Bakmak mı istiyorsunuz görmek mi?

El elin eşeğini türkü çağırarak ararmış diye bir deyim var duymuşsunuzdur. El, elin eşeğini görmek istemez; sadece bakar. Öyle bomboş ve eşeği bulsa sevinmeyecek ya da heyecan duyamayacak kadar boş bir bakışla etrafına bakar. Ancak eşeğin sahibi olan kişi, eşeğini görmek ister. Bulmak için heyecanlanır.

Bu örnekte de görüldüğü bakmak ve görmek özünde çok farklı iki eylemdir. Jose Saramago‘nun Körlük isimli kitabının ilk sayfasında şu söz yazar:

“bakabiliyorsan, gör. görebiliyorsan, fark et. “

Bakmakla görmek arasındaki farklı psikolijideki bir terim olan ”algıda seçicilik” ile açıklamak mümkündür. Zira insan, algısı yönünde görür. O gün gerçekten hiç modunuzda olmasanız bile daha önce okuduğunuz bir kitabın metroda karşınızda oturan bir kişi tarafından okunduğunu anında görürsünüz. İnsanın zihninde bu aslında bir ”fark etmek”tir. Fark etmek; görmektir. 

Bakmak, en kısa tabirle vücudun bir işlevidir ancak görmek ruhun işlevleri arasında yer alır. Maddi olan bakmaktır fakat görmek manevi bir şeydir. Sadece görenler fark eder; fark etmeniz için evvela görmeniz gerekir. Doğruyu yanlıştan; güzeli çirkinden; ahlaklı olanı ahlaksız olan ayırt edebilmek için görmek gerekir. Görmek, yukarıda da çokça değindik, gözün yapabildiği bir şey değildir. Bu sizin içinizde gerçekleşen, ruhunuza ait olan bir fonksiyondur. Zaten görme işi gözde değil beyinde biter. Gözümüzle değil; beynimizle görürüz.

Gerçekten bu iki kavram, lise ve orta okul öğretmenlerinin sıkça ifade etmesi ile önemini kaybedecek bir şey değildir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.