Berber Sadakati

Ülkemiz erkeklerinin garip bir şekilde devam ettirdikleri tuhaf bir ritüelleri var: Berber sadakati. Berberlerimizi karşı olan büyük sevgimizden kaynaklanmasa da olur ya “denk gelirsiniz, gözü tıraşlı saçınıza gider de iç geçirir” diye gayet iyi niyetli, yufka yürekli bir karaktere sahip insanların yapmış bulunduğu aidiyet ayinlerinden.

Mahalleye yeni taşındığınızı varsayalım. Malum bir de tıraş olmak için uzaklara gidilmez. Alt sokak, bir alt sokak gibi yerlerde berber varsa tadından yenmez. Berbere adımınızı attınız. Muhabbetler, yeni taşındımlar vesaire tamam muhabbet iyi gidiyor da saçlar? Saçlar pek o kadar değil. Bir de berberin gençleri tıraş edeni ile yaşlıları tıraş edenlerinden yaşlısına denk gelmişseniz o saçınıza bir ay “elveda” deyin. Berbere çıkışta parası ödenir. Berber bir pazarlamacı zekasıyla “ayağın alışsın” der ve fiyatı yarı yarıya çekebilir. Bu ilk deneme için oldukça idealdir eğer berberinizden memnun kalmışsanız.

Ve asıl sorunun başladığı yer. Kesiminden hiç hoşnut olmadığınız berberinize bir daha nasıl gidemez, ona bir daha nasıl görünmezsiniz? Mahallede saklambaç oynar gibi ya da berberin olduğu sokak imar planlarında yokmuş gibi yapılır, ev yolu uzatılır. Hadi tüm bunları yaptınız karşıdan gelen berberinizi gördünüz. Siz de saçı daha dün tıraş etmişsiniz, yani tıraş olduğunuz kabak gibi ortada. O yüz yüze gelme anında minimum karşılıklı merhabalaşma ya da gülüşmede berberin içinden geçenleri bir okuyabilsek ya da bir “haset makinası” çıksa, ibre çatlayacak kadar sağa yaslanırdı herhalde.

Bu saydığım tabi ki en fazla bir iki kez giden ve henüz sadakat kavramı oturmamış bir müşteri profili idi. İşin ilginç ve çetrefilli tarafı yıllardır gittiği berberini değiştiren müşterilerde. “Usta eskiden iyiydi ama şimdi köreldi, çırağına veriyor artık, ne yapalım eski Hayri Abi olsa niye gelemeyeyim abi” gibi iç geçirme ve kendini haklı çıkarma çabaları bir noktada haklı.

Kaldı ki çoğu zaman berberiniz iyi olduğu için değil alışkanlık olduğu için ya da muhabbetini sevdiğiniz için gidersiniz. Yani orayı sevdiğiniz için gitmiş olursunuz. Öbür türlü kestiği seçin “aman aman” bir tarafı yoktur. Berber sadakatini kadın arkadaşlar elbette bilmeyecekler, bence bilmelerine de gerek yok açıkçası. Berberin sadakati mi olur? Oluyor, çok kuyruklu sadakat bu hafife almayın. Vefa vefa.

Konu Avrupa Yakası dizisinde mizahi bir dille anlatılmış. Buyrun;