El Elin Eşeğini Türkü Çağırarak Arar Ne Demek?
El elin eşeğini türkü çağırarak ararmış, ya da el elin eşeğini türkü çağırarak arar veya el elin eşeğini ıslık çalarak arar. Başkalarına karşı yapılan işlerde gönülsüz olunduğunu anlatan “el elin eşeğini türkü çağırarak arar” atasözü, gündelik yaşamda çoğu durumumuzu açıklamak için kullanılabilen bir tabirdir. Daha önceki yazılarımızda atasözleri ve deyimlerin anlamlarının neler olduğundan bahsetmiştik. Bu yazımızda da “el elin eşeğini türkü çağırarak arar” atasözünden bahsedeceğiz.
El Elin Eşeğini Türkü Çağırarak Arar Ne Demek?
İnsanlar; kendilerini ilgilendirmeyen konu veya durumlarda gönülsüz ve isteksiz olurlar. Kendi menfaatlerimiz doğrultusunda hareket ettiğimiz için “elin eşeğini” bulmak bize herhangi bir çıkar sağlamayacaktır. Bu yüzden hiçbir zaman “eşeğini kaybeden” gibi kaybın anlamını bilemeyeceğiz. Atasözü tam da burada “türkü çağırarak” ifadesiyle işin kaale alınmadığını, eşeği arayan kişi tarafından önemsenmediğinin altını çiziyor.
Gündelik yaşamda ya da herhangi bir olay, durum ve gelişme üzerinde de bizi ilgilendirmeyen konulara “sorumsuz kalmayı” tercih ederiz. Çünkü biz hiçbir zaman “kaybeden” ya da mevzubahis olaya örnek olan kişinin hislerini olduğu gibi hisseden taraf olamayız.
Bu Hobbes’un (?) “Hiç kimse bir başkasının acısı için ağlamaz” sözü ile de oldukça doğru orantıda bir sözdür.
İnsanların kendilerini alakadar etmeyen durumlarda gayet nankör olduğunu, insanın yaratılışı gereği kendi çıkarlarını düşündüğünü metafor olarak anlatan bu atasözünde ayrıca derin bir felsefi anlam da mevcuttur.