Sosyoloji

Günümüzde Artan Hesap Merakı

Günümüzün diğer çağlardan ve zamanlardan ayrılan en önemli noktalarından biri de hesaplama merakıdır. Neredeyse her insanın elinde anında hesap yapabilecekleri bir makine bulunuyor. Herkes her şeyi hesaplama ve bu hesaplamalardan bir sonuç çıkarma yeteneğine sahip. Hesap merakı herkesi sarmış durumda. Sanki meydana gelen ya da gelecek tüm olaylar hesaplanınca daha rahat ve güvenli bir dünyanın temellerini atıyor gibi hissediyoruz kendimizi. Özel veya devlet kurumunda, içerde veya dışarıda, okulda ya da ofiste hemen hemen her yerde herkesin saatleri, ne yapacakları, ne kadar süreyle ne işle meşgul olması planlanmış.

Örneğin bir devlet memuru saat genellikle 8.00’de kalkar. Kahvaltısına ayırması gereken süre maksimum 15 dakikadır. İşine gideceği toplu taşıma aracının saat kaçta durağa geleceği belirlidir. Kaç dakikada işinde olacağı da bellidir. Tabi eğer trafik yoksa. Aynı zamanda kendisine ayrılan çalışma alanında koltuğuna oturacağı saat de yine bellidir. Sistem kişinin ne zaman yemeğe çıkmasına, hatta ne zaman tuvalete gitmesi gerektiğine bile kendisi karar verir.

Hesaplar bu kadar yaygın durumda. Siyasetten futbola; tıptan sosyolojiye kadar her şey belirli bir hesap dahilinde ve kesinlik çerçevesinde değerlendiriliyor ve çıkarımlar yapılıyor. Bir futbolcunun maç süresi boyunca kaç kilometre koştuğu, en çok kime pas attığı, isabetli kaç şut çektiği de hesaplananlar arasında. Aynı zamanda politika ve uluslarası ilişkilerde hesap faktörü müthiş bir önem kazanmış durumda. Kuveyt petrolünün hangi yıl biteceği, Arabistan petrolünün kaç milyon metreküp kaldığına dair ayrıntının ayrıntısı hesaplar var.

Kısacası her şey hesaba tabi. Sinemanın kaç saat sürüp hangi sahnesinde ara verileceği de yine önceden hesaplanmış. İşsizlik oranları, gelir gider oranındaki adaletsizliklerin ülke ortalamasına karşı durumu gibi olgular da yine hesaba tabi olanlar arasındadır.

Hesaplama ve hesap merakının yegane sebebi insanın kaderini avuçlarının içine almak istemesinden kaynaklanır. Kaderine hakim olan insan bu sayede kendini zararlardan ve olası tehlikelerden koruyacaktı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.