Halkla İlişkiler

İletişim Araçlarının Gelişim Süreçleri

İnsanların iletişim kurma süreci, ses ve konuşma gibi ilkel yöntemlerle başlamış; resim, çizim ve ses ile görsel bir özellik kazanmış; matbaa ve gazete ile basım teknolojisi kullanılmaya başlanmış; radyo, televizyon ve internet ile dijital bir şekle dönüşmüştür. İnsanların iletişim süreçleri, keşfettikleri şeylerle de değişim göstermiştir. 

Alfabe: Milattan önce 3000 

Matbaa: Milattan sonra 1456

Gazete: Milattan sonra 1609

Fotoğraf: Milattan sonra 1827

Telgraf: Milattan sonra 1837 

Ses Plakları: Milattan sonra 1894

Sinema: Milattan sonra 1895

Radyo: Milattan sonra 1920 

Televizyon: Milattan sonra 1936 

İnternet: Milattan sonra 1969

İnsanların yukarıda belirtilen icatları bulmasıyla iletişimde de çağ atlanmıştır. Bu sayılan kitle iletişim araçlarının hepsi de insanlık için büyük bir adım olmuştur. 

İnsanların birbirleri ile veya başkaları ile iletişimlerinde aracı olarak bir şeye ihtiyaç duymuşlardır. Bir ses, yazı, çizik veya sembol insanlar arasındaki iletişimi sağlamaya yeterli olmuş fakat ilerleyen süreçler, bu ilkel iletişim yönteminin bırakılarak daha komplike ve daha sistemli bir iletişim modeline geçilmesini zorunlu kılmıştır. 

Kitle iletişim araçlarının gelişmesiyle birlikte medya ve kamuoyu gibi olgular da meydana gelmiş ve iletişim yalnızca tek taraflı değil karşılıklı olarak da gerçekleşmeye başlamıştır. 

Mesela Romalılar döneminde şehir duvarlarına asılan Acta Diurna ve Acta Publica gibi metinler, kitle iletişim aracı olarak sayılmazlar. Zira bu metinler Romanlı senatörlerin veya imparatorun halkın neyi bilmesi gerektiğini ifade eden metinlerdi. 

Avrupa’da fikirsel açıdan büyük iki devrim yaşanmış ve bu devrimler kitle iletişim araçlarının yaygınlaşması adına önemli bir zemin oluşturmuştur. 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.