Düşünce

İlişkilerde Yaş Sorunsalı

İlişkilerde yaş problemi, problemden çok bir sorunsal haline gelmiştir. İlişkilerde yaş farkı, kişilerin anlaştığı bir ortam hayal ettiğinizde, çevrenin tepki verdiği bir durum haline gelmiştir. Daha önceleri de böyle olan bu durum, şimdilerde daha çok dikkat edilen bir durumdu. Örneğin, Anadolu’da şöyle bir inanç vardır: Kadın, erkekten daima küçük olmalıdır.

Günümüzde, ikili ilişkilerde yaşların büyüklüğü, aynı oranda büyük bir sorundur. Örneğin çok sevdiğiniz, imkansız aşkına tutulduğunuz, gönlünüzü kaptırdığınız birinin sizden yaşça büyük olduğunu varsayalım. Öyle 10 yaş fark değil üç yaş, dört yaş küçük ya da büyük olduğunu da varsayalım. Eğer ikili anlaşmış ve çevreden bağımsız düşünmeyi göze almışsa herhangi bir sorunun engel teşkil etmeyeceği, etse de önemsiz olacağını kabul edebiliriz. Şayet ikilinin işini aileye veya çevreye aktarması demek bir nevi şüphe demekti.

Yanlış anlaşılsın istemem ama durum erkekler için çok daha büyük bir sorundu. Yetiştiğimiz kültür ve çevrenin yapısını göz önüne aldığımız vakit erkeğin yaşça küçük olması veya büyük olması, kafada bir soru işareti demekti.

Yaş, aynı zamanda + bir tecrübe, birikim ve yaşama bakışta farklılık demekti. Örneğin 80’lerde doğan bir insanla 90’larda doğan bir insanın yaşama bakış açısı ya da ilişkiden anlama şekli, birbirinden çok farklıdır. Ben, eğer ilişkilerde ikilinin anlaştığı müddetçe diğer şartların aslında pek de önemli olmadığına inanıyorum. Ama toplum diye de bir gerçek var. El elam ne der korkusu yüzünden yapmadığımız, yapmamızı sansürleyen ne kadar çok şey vardı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.