Gündem

Kısaca 1967 Altı Gün Savaşı ve Sonuçları

1967 yılında Ortadoğu bölgesinde bazı önemli gelişmelerin yaşanmasıyla yeni bir Arap-İsrail Savaşı görülmüş, bu savaşın da tıpkı 1948 Arap-İsrail Savaşı gibi bölge açısından oldukça önemli sonuçları olmuştur. Bu savaş sonucunda Filistinli mültecilerin sayısının arttığı ve Filistinli mültecilerin göç ettikleri diğer Arap devletlerinde iç dinamiklere etki ettikleri görülmüştür. Ortadoğu’da 1967 yılına gelinirken Mısır’da Arap milliyetçisi ve Filistin’in bağımsızlığını destekleyen politikalarıyla bilinen lider Nasır’ın bölgede oldukça etkin bir figür olarak görülmesi, 1966’da Suriye’de Arap milliyetçiliğini destekleyen Baas Partisi’nin iktidara gelmesiyle birlikte Suriye ile İsrail arasındaki gerginliğin tırmanması, Mısır ile Suriye arasında askeri alanda yakınlaşmanın görülmesi, Suriye ve Ürdün’den İsrail’e karşı Filistinlilerin faaliyetlerinin görülmesi gibi gelişmeler doğrultusunda bölgede yeni bir Arap-İsrail savaşı yaşanmıştır (Kemiksiz, 2018: 135-136).
İsrail’in kendisine karşı birleşen Arap devletlerinin ortak saldırı gerçekleştirme ihtimalinin çekincesine sahip olduğu görülmekte, İsrail’in gerçekleşmesi olası bir saldırıdan önce Arap devletlerine saldırdığı bilinmektedir. 5 Haziran 1967’de İsrail, Mısır’ın hava üslerine bir saldırı gerçekleştirmiş, bu saldırı neticesinde Mısır’ın hava üsleri oldukça hızlıca faaliyet dışı hale gelmiştir. Sina yarımadasında bulunan Mısır ordusu İsrail’in saldırıları sonucunda Sina’dan çekilmek zorunda kalmıştır. 9 Haziran 1967’de İsrail, Suriye ile arasında sınır anlaşmazlığına sebep olan Golan tepelerine bir saldırı gerçekleştirmiş ve oldukça hızlı bir şekilde bu bölgeye hakim olmuştur. İsrail, aynı zamanda Batı Şeria ve Kudüs’teki Ürdün askerlerine de saldırmış, Batı Şeria ve Kudüs’e ele geçirmiştir. Bu Arap-İsrail savaşı bir hafta gibi bir süre içerisinde Arap devletlerinin yenilgisiyle sonuçlanmış, yalnızca altı gün sürdüğü için “Altı Gün Savaşı” olarak da adlandırılmıştır (Sander, 1996: 479-480). Bu savaş sonucunda İsrail; Mısır’dan Sina yarımadasını, Suriye’den Golan tepelerini, Ürdün’den Doğu Kudüs’ü ve Batı Şeria’yı alarak bu bölgelerde hakimiyet kurmuştur. Bu gelişmeler sonucunda bu savaşla birlikte bölgede İsrail’in mevcudiyetinin yalnızca Filistin açısından değil diğer Arap devletleri açısından da tehlike teşkil ettiği ve Mısır, Suriye, Ürdün’ün kendi topraklarını kaybetmesiyle birlikte bu devletlerin İsrail’le bizzat sorunlarının meydana geldiği görülmektedir.
1967 yılında yaşanan bu Arap-İsrail Savaşı’nın bölge açısından önemli değişimleri doğuran sonuçları olduğu görülmektedir. Önemli sonuçlardan biri bu savaş neticesinde Filistinli mültecilerin sayılarının arttığının görülmesidir. Daha önce bahsedildiği gibi 1948 yılında yaşanan Arap-İsrail Savaşı neticesinde bölgede Filistinli mülteciler meselesi ortaya çıkmış, İsrail’in saldırıları sebebiyle Filistin’den göç etmek zorunda kalan Filistinliler bölgedeki diğer Arap devletlerine yerleşmişlerdir. 1967 Arap-İsrail Savaşı da benzer sonuçlar doğurmuş, yaklaşık 325 bin Filistinli göç etmek zorunda kalmıştır. Başta Lübnan ve Ürdün olmak üzere bölgedeki Arap devletleri Filistinli mültecilerin göç etmeleri durumuyla karşı karşıya kalmıştır (Öztürk, 2019: 52). Bu savaş sonrasında Lübnan’a yaşanan Filistinli mülteci göçünün 1948 Arap-İsrail savaşı sonrası yaşanan göçten farkı, Filistinli sivil halkla birlikte Filistinli silahlı grupların da Lübnan’a yerleşmesinin görülmesidir. Bu gelişme ileride Lübnan’da yaşanacak olan iç savaş için oldukça etkileyici bir gelişmedir.
1967 Arap-İsrail Savaşı sonucundan Filistinli silahlı grupların Lübnan’a yerleşmeye başladığı görülmüş, Filistin Kurtuluş Örgütü’nün merkezinin ise Ürdün’de mevcut olduğu bilinmektedir. Filistin Kurtuluş Örgütü 1964 yılından Ahmed eş-Şukayri tarafından kurulmuş, Filistin’in bağımsızlığının kazanılması, bağımsız Filistin’in uluslararası tanınırlığa sahip olması, Filistin topraklarının İsrail işgalinden kurtarılması gibi amaçlara sahip bir örgüttür. Filistin Kurtuluş Örgütü, Ortadoğu bölgesi için oldukça güçlü bir yapılanma olarak görülmekte ve bölgede yaşanan gelişmelerde önemli bir unsur olarak bulunmaktadır. 1967 Arap-İsrail Savaşı sonrasında merkezi Ürdün’de bulunan Filistin Kurtuluş Örgütü’nün siyasi ve askeri olarak Ürdün’de oldukça etkili olmaya başladığı görülmüştür. 1970 yılına gelindiğinde Ürdün ordusu ve Filistin Kurtuluş Örgütü karşı karşıya gelmiş, Ürdün’deki Filistinli nüfus için olumsuz sonuçları olan olaylar yaşanmıştır. Ürdün’deki Filistin Kurtuluş Örgütü’nün silahlı mensuplarının kimi zaman Ürdün sınırları içerisinden İsrail’e çeşitli saldırılar gerçekleştirdiği bilinmekte, bu durum İsrail’in karşı saldırılarının görülmesine neden olmaktadır. Filistin Kurtuluş Örgütü’nün Ürdün’de siyaseten ve askeri olarak oldukça güçlenmiş olması ve Ürdün hükümetini tehlikeye atan faaliyetler gerçekleştirmiş olması Ürdün hükümetinde rahatsızlığa sebep olmuştur. 1970 yılında Ürdün ordusunun Filistin Kurtuluş Örgütü’nü merkeze alacak şekilde Filistinli mültecilere saldırı gerçekleştirdiği bilinmektedir. Filistinliler ve Ürdün ordusu arasından yaşanan şiddet olaylarına “Kara Eylül” olayları denilmekte, bu olaylar neticesinde Ürdün’deki Filistinlilerin önemli ölçüde zarar gördüğü bilinmektedir (Al Jaro, 2019: 32-34).
1970 yılında Ürdün’de “Kara Eylül” olayların yaşanmasının ardından Filistin Kurtuluş Örgütü’nün merkezinin Lübnan’a taşındığı bilinmektedir. Bu durum, 1948 ve 1967 Arap-İsrail Savaşları neticesinde Lübnan’da oluşan Filistinli mülteci mevcudiyetine bir de Filistinli silahlı grupların eklenmesiyle birlikte Lübnan’ın iç dinamikleri açısından etkisi oldukça önemli bir gelişme olmuştur. 1967 Arap-İsrail Savaşı’nın ardından Lübnan’a göç eden Filistinli silahlı grupların Lübnan’daki bazı faaliyetleri Lübnan hükümeti için oldukça tehlike arz eden sonuçlara neden olmuştur. 12 Mayıs 1968’de İsrail Lübnan topraklarına bir saldırı gerçekleştirmiş, bu saldırının nedeni olarak Filistinlilerin Lübnan toprakları içerisinden İsrail’de bulunan bir kibutza saldırı gerçekleştirmesi görülmüştür. Lübnan’ın güneyinde bulunan Filistinlilerin İsrail’e saldırılar gerçekleştirmesi, İsrail’in bu saldırılara karşı saldırılar gerçekleştirmesine neden olmuş ve bu durum neticesinde İsrail ordusu ile Lübnan ordusunun karşı karşıya geldiği görülmüştür. İsrail’in Lübnan’dan kendisine karşı Filistinliler tarafından gerçekleştirilen saldırılara karşılık vermesi Lübnan’ın güneyinde yaşayan yalnızca Filistinlilerin değil Lübnanlı yerel halkın da zarar görmesine neden olmuştur. Aralık 1968’de Filistinli silahlı grupların Atina’da El Al Havayolları’na bir uçak saldırısı gerçekleştirmesine karşılık olarak İsrail, Lübnan’da Beyrut Havaalanı’na bir saldırı gerçekleştirmiş ve Lübnan’ın uçaklarına zarar vermiştir (Güdül, 2018: 257).
İsrail’in Lübnan topraklarından kendisini hedef alan Filistinliler tarafından gerçekleşen saldırılara karşı Lübnan’a gerçekleştirdiği saldırıların Lübnan hükümeti için oldukça önemli bir sorun olduğunu söylemek mümkündür. 1969 yılına gelindiğinde İsrail ile Filistinlilerin Lübnan toprakları üzerinden birbirlerine saldırmaları durumunun devam ettiği görülmüş, Lübnan ordusu bu durumu engellemek amacıyla Lübnan’ın güneyinden Filistinlileri çıkarmak için faaliyet göstermiştir. Filistinli grupların Lübnan ordusuna karşı direniş gösterdiği, bu sebeple Lübnan ordusu ve Filistinli gruplar arasında çatışmaların yaşandığı bilinmektedir. Bu konuda bahsedilmesi gereken bir diğer mesele de Lübnan’ın iç siyasetinde görülen ayrımdır. Daha önce de bahsedildiği gibi farklı etnik ve dini grupların siyasi yapıda temsil ediliyor olması Lübnan’da siyaseten ortak duruş sergilenmesinin önünde bir engel olarak görülmekte, Filistinlilerin Lübnan’daki mevcudiyeti konusunda Hristiyan grupların olumsuz düşünceleri söz konusuyken Müslüman ve Dürzi grupların Filistinlilerin mücadelesini destekledikleri bilinmektedir. Lübnan siyasetindeki bu ikilik Filistinliler konusunda ortak bir karar alınmasını oldukça geciktirmekte, bu süreçte Lübnan ordusu ile Filistinliler arasındaki çatışmaların devam ettiği bilinmektedir. 1969 yılında Lübnan hükümeti, Filistinli silahlı grupların Lübnan’daki faaliyetlerini kontrol altına alabilmek amacı çerçevesinde Filistin Kurtuluş Örgütü ile Kahire Anlaşması’nı imzalamıştır. Lübnan hükümetinin temsilci General Emile Bustani ve Filistin Kurtuluş Örgütü’nün temsilcisi Yaser Arafat arasında imzalanan anlaşmaya göre Filistinlilere çalışma oturma ve seyahat hakları verilmiş, Filistinlilerin Lübnan hükümetiyle iletişim halinde olmak koşuluyla mülteci kamplarında örgütlenmesine ve Filistinlilerin yaşadığı mülteci kamplarında silahlı grupların varlığına izin verilmiştir. Filistinli silahlı grupların faaliyetlerinin Lübnan hükümetinin bilgisi dahilinde olması ve Filistinlilerin Lübnan’ın iç siyasetinde etkili olmalarının engellenmesi amaçlanmıştır (Al Jaro, 2018: 30-32).
1973 yılından İsrail, Lübnan’ın başkenti Beyrut’a bir saldırı gerçekleştirmiş ve Filistin direnişinin silahlı gruplarından biri olan el-Fetih’in üst düzey üç liderini öldürmüştür. Bu durum Lübnan’daki Filistinli silahlı grupların mevcudiyetinin İsrail tarafından hedef alınması potansiyeli nedeniyle Lübnan’ın kendisi açısından da sorun teşkil ettiğini göstermektedir. (Güdül, 2018: 261)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Sponsorlu Bağlantılar: R10 Blog - Webmaster Forum - Sorum Var - evden eve nakliyat - Takipçi Satın Al - Tiktok takipçi satın al - vds - Smok - Gündem - vip dizayn - vozol - Eşya Depolama - istanbul evden eve nakliyat - uluslararası evden eve nakliyat vdcasinotokyobetmegapari girişbircasinoparmabet madridbet girişmadridbetkingroyalkingroyal giriş https://vorra.net deneme bonusu veren siteler https://www.ding3000.com https://cuberider.com Betnano https://www.snakkmedia.com https://abodehomedecor.com Abebet casino casino siteleri en iyi deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler 2024 deneme bonusu veren siteler yeni deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler güncel bonus veren siteler deneme bonusu bedava deneme bonusu veren siteler 2024 deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler