Aman Ali Rıza Bey Ağzımızın Tadı Bozulmasın

Yaprak Dökümü’nde Ali Rıza Tekin’e Hayriye Tekin tarafından söylenen müthiş söz: Aman Ali Rıza Bey ağzımızın tadı bozulmasın. Yaprak Dökümü adlı diziden akılda kalan pek çok anı var ama bu söz topluma mal olması bakımından önemli bir söz. Pek çok şeyi açıklıyor.

Gündelik hayatta bu sözü sıkça kullanacağımız alanlar var. Biriyle tartışırken, bir karar aşamasında iken veya sizden bir şey bekleniyorken bu sözün felsefesini kullanarak “amaaan” diyebiliyoruz. Aman, ağzımızın tadı bozulmasın. 

Ne diye uğraşacaksın? Ne diye kafana takacaksın? Üzerinde fazla düşünmeden, kendini düşünerek “ağzının tadının bozulmasını” istemeyen insanların hayat felsefesi olan bu söz için daha fazlasını yazmak gerek. 

Aman Ali Rıza Bey… Ağzımızın tadı bozulmasın. Al hayat felsefesi yap. Bir sorun mu var? Neden uğraşasın ki? Salla gitsin.

Bu düşünce şekli bir muhafazakar düşünce şeklinin bir ürünü. Muhafazakar düşünce şeklinin bir örneği olan “müdahil olmama” davranış biçimi, salıverme olarak tezahür ediyor. Mesela haksızlığa karşı insanlar genellikle tepkilerini alttan gösterirler. Ya da bu durum bizim ülkemizde geçerli bir durum desek daha doğru olur. Bunu ülke geneline yaydığımız zaman insanlarımızın “Aman Ali Rıza Bey” tarzında hayatlarına devam ettiğini görüyoruz.

Sorunlar böylece görünürde def edilse de içe atılır. Sorunlar büyür ve tıpkı Ali Rıza Bey gibi sorunlar ciddi bir krize; felce hatta ölüme neden olur.

Yukarıda sözün güzelliğinden dolayı yüzeysel bir giriş yapma ihtiyacı duydum ama sözün aslı, biraz daha farklı. İçe atmamak gerekir. Karşılaşılan sorunlara veya haksızlıklara göz yummamak gerekir. Diyeceklerim bu kadar.