Düşünce

Ekmeğin Değeri ve Kutsallığı

İnsan çıtır ekmeği yediğinde kırıklar dolar avucuna
İşte orası umudun tarlasıdır
Ve orada başaklar ağırlaştığında
Sayısız ah dökülür toprağa

Çıtır bir ekmek, her zaman umut demekti. Umut, daha doğrusu Didem Madak’a haksızlık etmek istemem; umudun tarlasıydı çıtır ekmekler. Çilingir sofrasında, mütevazı yer sofrasında, lüks lokanta veya esnaf dükkanlarında çıtır ekmek demek, hala bir şeyler için umut var demekti. Henüz bir şeyleri değiştirmek için güç var demekti.

Örneğin fırından yeni çıkmış buharı üstünde tüten bir ekmeğin verdiği bir mutluluk vardır. Poşetleri buhardan suyla dolduran bir buhar. Ve ekmeği yediğiniz vakit ekmeğin azizliği karşısında sebepsiz bir minnet duyasınız ona.

Açlık vakitlerinde gelen bir sıcak somun ekmeğin iki elle bölünüp diğerini can dostunuza, ömürlük sevgi duyacağınız eşinize veya oğlunuza, kızınıza verdiğiniz zaman işte toprak dersiniz. Bizim özümüz bu. Toprak bize buğdayı verdi, buğday da ekmeği.

Cengiz Aytmatov’un ölümsüz eseri Toprak Ana’da ekmek bahsi geçen satır araları beni ağlatacak seviyeye getirmişti. Ekmek, paramız olur, derdimiz olur bazen peşinde oluruz ama o bizim asırlık can yoldaşımızdır. Mesela onunla oynayan insanları sevmeyiz. Ekmeğiyle oynamak diye bir hainlik keşfetmişizdir kendi içimizde. Öyle bir hainlik ki bu rızkı engellemek, rızkın önüne geçmektir.

Öte yandan ekmek kutsaldır bizim kültürümüzde, yere düşen parçaları toplanır, yerde bir ekmek görünce yüksek bir yere konulur, ekmek yenilen yere örtü serilir veya ekmek kırıntıları da masadan temizlenir. Örneğin ekmekler çöp kutusuna atılmaz, apartman demirlerine asılır ve genellikle o ekmek oradan besi çiftliğine götürülerek imha olmuş olur. Belden aşağıya ekmek kesinlikle de tutulmaz. Ekmek ne aziz bir şeysin sen!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.