Değişim Sosyolojisi Bağlamında Aile Kurumu Değerlendirmesi
Aile Kurumuİlk insanın varlığından beri sürekli bir değişim, gelişim, gerileme ve eylemde bulunma hali mevcut olup, insanlar bir arada yaşarken
DevamAile Kurumuİlk insanın varlığından beri sürekli bir değişim, gelişim, gerileme ve eylemde bulunma hali mevcut olup, insanlar bir arada yaşarken
DevamSembolik etkileşimin diğer ismi simgesel etkileşimdir. Herbert Blumer tarafından ortaya koyulmuştur. Simgesel etkileşimcilik kuramına göre her şey simgeseldir bununla beraber
DevamSosyal çalışma geçmişten günümüze kadar önemli bir alan olmuştur. Sosyal çalışma bünyesinde bir dizi yöntem ve teknikleri içermektedir. Bu yöntem
DevamWeber 1864-1920 tarihlerinde yaşamış Alman bir sosyologdur. Durkheim ve Marx’ın çalışmalarını incelemiş ve yorumlarda bulunmuştur. Kendisinin toplum çözümlemesi ve iktisadi
DevamAustin’in “hukuk egemenin emrettiğidir” sözünü anlayabilmek için öncelikle ilgili kavramlara bakmamız gerekmektedir. Bu sebeple; hukuk, egemenlik, hak ve itaat kavramlarını
DevamPandemi sürecinde herkes evinde, toplumdan uzak, kendi ile baş başa kaldı, bu durum televizyon dünyası ve sosyal mecraların tüketimini buna
DevamDünya ve toplum sürekli bir değişme ve gelişme halindedir. Sürekli değişen yapı Comte’un de dediği gibi toplumsal denge dahilinde
DevamÇocuk yetiştirmenin ne kadar meşakkatli ve ciddi bir iş olduğunu bilmeden sadece onun temel ihtiyaçlarını karşılayarak yetiştirdiğimiz de ileride sosyal
DevamÇocuklar dünyanın kiri bulaşmamış, masumiyetleriyle tüm dertleri unutturan neşe kaynaklarımız. Hep ilgi bekleyen, sevildikçe sevgi isteyen ve tabi bunun yanında
DevamYolculuk en iyi terapi yöntemlerinden biridir. Yol aldıkça daha iyi düşünür, birçok konuyu daha iyi kavrarız. Yalnızca zorunluluk halinde yolculuğa
DevamZiyaeddin Fahri Fındıkoğlu 1901 yılında Erzurum’un Tortum ilçesine bağlı Çamlıyamaç köyünde doğdu. Çocukluk dönemi Doğu Anadolu’nun göç yıllarına denk geldiğinden
DevamDünlere hasret yaşarız. Bugünün de dünlere karışacak olduğunu unutarak. Anı güzelleştirmektense geçmişte yaşadıklarımızı özlemekle olduğumuz anı bereketsizleştiriyoruz. Bizler sadece özlemekle
Devam